CONKBAYIRI ATATÜRK ANITI VE SİPERLER
CONKBAYIRI ATATÜRK ANITI VE SİPERLER
Çanakkale savaşlarının kilit noktalarından biri Conkbayırı ve kilit isimlerinden biri de şüphesiz Mustafa Kemal Atatürk’tür. Atatürk’ün Türk Milletinin nazarında ilk kez tanındığı ve millete bağışlandığı yerdir Conkbayırı.
1915 yılının Ağustos ayına gelindiğinde müttefikler kendilerine şu soruyu soracaklardı. Ya Gelibolu terk edilecek yada tıkanan cepheyi açmak için yeni yollar aranacaktı. Çünkü batı cephesinde de durum farklı değildi. Çok geçmeden yarımadaya 20 bin kişilik bir takviye kuvvetin yollanılmasına karar verildi. Zira Akdeniz seferi kuvvetleri komutanı Ian Hamilton yeterli miktarda asker gönderilirse tıkanan cepheyi açacağını ve donanmaya İstanbul yolunu açacağı taahütünü veriyordu 20 bin kişilik takviye kuvvet 6 Ağustos’ta Suvla körfezinden çıkacak, Anafartalar ovasından geçerek Conkbayırına ve Kocaçimen tepeye yürüyecekti.
Böylelikle Türk askeri arkadan kuşatılacak ve tıkanan cephe açılmış, yarılmış olacaktı. 6 Ağustos günü Küçük Kemikli ve Büyük Kemikli burunlarına çıkan askerler üç gün içerisinde, -çıkarma esnasında yaşanan aksiliklere rağmen- Conkbayırı eteklerine varmış bulunuyordu. Türk askeri ve Türk savunması için alarm zilleri çalmaktaydı. Bu esnada Mustafa Kemal müttefik askerlerinden önce harekete geçecek ve Türk askeri için bir saldırı planı hazırlayacaktı.
10 Ağustos sabahı Mustafa Kemal Atatürk askerlerine tarihi bir konuşma yapar.
“Askerler karşımızda ki düşmanı mağlup edeceğinize hiç şüphe yoktur. Fakat siz acele etmeyin. Önce ben ileriye gideyim. Siz, ben kırbacımla işaret verdiğim zaman hep birden atılırsınız.”
Sonrasını ise şöyle anlatacaktır Çanakkale Gazisi Mustafa Kemal Atatürk:
“Kumandan ve zabitlere de işaretime askerin dikkatini çekmeleri emrini verdim. Ondan sonra hücum safının önünde bir yere gidildi ve oradan kırbacımı havaya kaldırarak hücum işaretimi verdim.
Bütün askerler, subaylar artık her şeyi unutmuşlar, bakışlarını, kalplerini verilecek işarete bağlı bulunduruyorlardı. Süngüleri ve bir ayakları ileri uzatılmış olan askerlerimiz ve onların önünde tabancaları, kılıçları ellerinde subaylarımız kırbacımın aşağıya inmesiyle demirden bir kitle halinde aslan gibi saldırıyla ileri atıldılar. Bir saniye sonra düşman siperleri içinde ilahi bir bağırtıdan başka bir şey işitilmiyordu: Allah Allah Allah!...”
Bu taarruzla neye uğradığını şaşıran müttefik askerleri bozguna uğrar, uğruna birçok can verdiği fakat bir türlü ele geçiremedikleri Conkbayırı’nı bu kadar yaklaşmışken terk etmeye, kaçmaya başlar. Bu muharebe esnasında bir şarapnel parçası Atatürk’ün göğsüne isabet eder. Fakat Atatürk’ü annesinin kendisine hediye etmiş olduğu saat kurtarır. Çünkü şarapnel saate isabet eder. Çanakkale Savaşları’ndan sonra Kurtuluş Savaşı’nı başlatıp Cumhuriyeti kuracak olan Mustafa Kemal Atatürk böylelikle milletine bağışlanmış olur.
Atatürk bu saati daha sonra bu taarruzun hatırası olarak Mareşal Liman Fon Sanders’e hediye eder. Karşılığında ise Liman Paşa Atatürk’e aile asalet armasını içeren kendi saatini verir.
Bugün arazide üzerinde Atatürk’ün saatinin parçalandığı yer diye yazan tabela sadece turistik amaçlı olarak yerleştirilmiştir. Halbuki olayın geçtiği yer Conkbayırı’nın zirvesi değil 60 m kadar geride Kördere’ye inen bir noktadır.